Daha önceleri yurtdışında uygulanan bu tedavi artık ülkemizdede bazı kuruluşlar tarafından uygulanmaya başlamıştır.Genellikle çocuklara uygulanan bu tedavi yöntemi oldukça başarılıdır.
Otistik ve mental retarded (zeka geriliği) tedavisinde oldukça başarılı bir tedavi yöntemi olarak Müzik Terapisi (müzikoterapi),ülkemizde son yıllarda oldukça yaygınlaşmıştır.
Müzik yoluyla ruhsal durumu etkileme yöntemi, akıl bozukluğunun tedavisindede uygulanmıştır. Yatıştırıcı, heyecanlandırıcı, fantazi uyarıcı ya da başka özellikleri bakımından, belli müzik parçaları seçilir; hastalar bunları genellikle grup halinde dinlerler. Çocuklar arasında perküsyon grupları yahut daha sofistike müzik grupları kurulabilir; sonucunda gösterilen faaliyet, ruhsal bozukluğu olan çocuğu topluma alıştırmada yararlı olmaktadır.
Bilişsel düşünme ile müzik arasında güçlü bir ilişki olduğundan müzikle uğraşanlarda ya da sık müzik dinleyenlerde beyin aktivitesi artmaktadır. Almanya’da Friedrich Schiller Üniversitesinde yürütülmüş araştırmalar sonucunda profesyonel ya da amatör olarak müzikle uğraşan insanların beyinlerinin daha büyük olduğu belirlenmiştir. Düzenli olarak müzik aleti çalmanın beynin görme, duyma, hareket etme ve koordinasyonla ilgili bölümlerinin büyümesini sağladığını tespit edilmiştir. Müzisyenlerin beyinlerinde duyma, görme, hareket etme ve koordinasyonla ilgili bölgelerde daha fazla “gri madde (gri hücre)” olduğu tesbit edilmiştir. sürekli müzik aleti çalmanın beynin büyüklüğünü olumlu etkilediği diğer bir gerçektir. Beynin kaslar gibi egzersiz yaptıkça büyüdüğünü; örneğin, piyano çalmanın notaları algılayan beynin tuşlara dokunan parmaklara ve pedallara basan ayağa emir vermesiyle bir koordinasyon oluşturarak beynin birden fazla bölgesini aynı anda çalıştırdığını, çok yönlü düşünmeyi ve bağlantılar kurmayı sağladığını, dolayısıyla da beynin kullanımını geliştirdiği belirtilmiştir.Ney musikisi de en az pentatonik tarzlar ve klasik müzik kadar bebek ve çocuk beyin gelişimini olumlu etkilemektedir. Anne ninnisi ile başlayan müzik terapisi, daha sonra ney musikisi ile devam ettiği taktirde hem sosyal hem de matematik zeka olumlu etkilenebilir. Aynı şekilde bebek ya da çocukken dinlediğimiz ilahilerin (buna bir nevi tasavvuf musikisi de diyebiliriz) bizleri ne kadar rahatlattığını ve huzura kavuşturduğunu hepimiz biliriz. Böyle musiki ortamlarından yetişerek topluma katılan bireylerin yasalara bağlı, adet ve gelenekleri önemseyen, kuşak bunalımına girmeyen ülkeye ve topluma yararlı kişiler olmaları kaçınılmazdır. Zaten genelde de baktığımızda müzik adamlarında ve sanatçılarda adi suç oranları büyük oranda düşüktür. Müzik de tıpkı matematik ya da satranç gibi yüksek beyin fonksiyonları gerektirir.