Oyun Merakım



b 375397 oyun oynayan %C3%A7ocuk Oyun Merakım
Bilgisayarla ilk buluşmamı hatırlıyorum. Tam kaç yaşlarındaydım bilmiyorum ama windows 98 yeni yeni yaygınlaşıyordu. Biz de bilgisayar almıştık, çok havalıydı o zamanlar win98 kullanmak. Markası yoktu bizim bilgisayarın, toplamaydı. O zamanlar modaydı toplama bilgisayarlar. Güya en iyi parçaları koyuyorlardı, çok kaliteli oluyordu. Biz de kanmıştık, neyi topladığını bilmiyoruz ne de olsa:) Bilgisayar gelir gelmez abimle odak noktamız olmuştur hep. Oturur başına saatlerce oyun oynardık, özellikle yaz tatillerinde.
Mesela Volfied vardı. Uzay oyunu kendisi. Canavarların alanını küçültüp onları yenmeye çalışıyorsun filan. Ben çok severdim. İlk iki bölümde %99.9 yapamazsam baştan oynardım. %99.8 olsa bile devam etmezdim. Altıncı bölümdü yanlış hatırlamıyorsam; oyun başlayınca hep ileri gidersen kazanabiliyordun, geç kalırsan eğer uzun uzun oynuyordun. Güzel puan alır da son bölümü geçersen bir bölüm daha açılıyordu. Geçenlerde yine denk geldim bi forumda. Özlemişim, indirdim oynadım.
Supaplex vardı. Buna da ailece tutkunduk. Babam hep bizden ilerde giderdi. Abimle ben de ona yetişmece. Kırmızı bir top, yeşillikleri yiyerek ilerliyor filan. 3 tane bölümü skip’leme hakkı vardı. En son bölümden bir bölüm önceye gelmiştik. Ne 3 skip’ten birini geçebildik, ne de o bölümü. Bir tanesini geçsek, son bölümü görebilcektik, ama geçemedik. Geçenlerde bu oyunu da yükledim. Baya süre oynadım, yine 3 skip hakkımı kullanarak sondan bir önceki bölüme geldim ve yine son bölümü geçemedim. Kısmet böyleymiş demek ki, göremicem hiç:)
Bizde oyuna karşı olan hevesi gören babam da doğal olarak oyun cd’leri alıyordu. Bir sürü cd’miz olmuştu. Abimle birlikte oynadığımız oyunlar vardı. Half-LifeQuakeStar WarsTomb Raider hatırladığım birkaçı. Tomb Raider ne saçmaydı, hiç ilerlemezdi, ölmek için bile seçenek bulamazdık. Bi ara Sims furyası vardı. Tüm kızların favorisiydi. İşte bu noktada abimle ayrılmıştık:) O da futbol menajerlik oyunlarını oynardı bensiz. Ben hiç yapamazdım çünkü o yönetme işlerini.
Sonra Fifa vardı tabiki. Vazgeçilmez oyunumuz. Abim gayet ciddi oynardı, ben de pek sevmememe rağmen ona eşlik ederdim. Kendimce eğlenceli hale getirmeye çalışırdım. Mesela takımımda Aslı isimli bir futbolcu olurdu mutlaka. Onun tipini değiştirirdim, uzun saçlı yapardım. Olabilecek en kıza benzeyen futbolcuyu yapardım. Oyun oynarken de hep forvete koyardım onu. Golleri hep o atsın isterdim. Bazen gole çok yakın olsam bile, pas verip ona attırmaya çalışırdım. Genelde yapamazdım. Kim bilir bu yaptıklarım abime ne kadar saçma geliyordu. Ama o hiçbir şey demezdi, sabrederdi hep bana:) Candır o can.
En favorimiz Fifa 99‘du o zamanlar. Hatta Fifa 2000 çıkmıştı da, biz onu pek sevmemiştik. Bu arada gerçekten çok başarısızdım bu futbol işinde. Oyununda da gerçeğinde de. Evet küçükken abimin ihtiyaca binaen kaleye koymuşluğu vardır(en az ben sektirdiğim için, kaleye). Ama hep ben yenildiğim için, bide hızlı vuramadığı, bana kıyamadığı için çok zevksiz olmuştur bu maçlar hep. Sonradan değişti bu durum. Paten kaymaya başladık. Sonraa..  Basketbol oynamaya giderdik. Onda da çok iyi değildim ama, futboldakinden daha iyi:) Ama artık tenis oynamak tercihimiz.
Hala daha oyun oynama merakımız çoktur abimle. Canımızın sıkıldığı ortamlarda, hiçbir şey yapamıyorsak bile, alırız cep telefonlarımızı elimize, oyun oynarız birlikte. Aslında oyun bahane, olay abimde. Çünkü onunla her şey güzel.